Fakültemiz konferans salonunda düzenlenen konferansa, Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Hamdi Gündoğar’ın yanı sıra Fakültemiz  Dekanı  Prof. Dr. Seyit Avcı, Fakültemiz  Dekan Yardımcıları  Doç. Dr. İbrahim Kutluay, Yrd.Doç.Dr. Hüseyin GÜNEŞ ve çok sayıda öğrenci katıldı.  

                                                                         

 

       Konferans açılış konuşmasını Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Hamdi Gündoğar’ın yaptığı konferansta Uluslararası Saraybosna Üniversitesi ve Polis Akademisi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Recai Aydın, Amerika Birleşik Devletlerinde yaklaşık 3 bin tane üniversite bulunduğunu, bunlardan 20-30 tanesinin çok köklü ve önemli vakıf üniversiteleri olduğunu dile getirerek; “Amerika’da 3 bin tane üniversite var. Ancak hepsinin çok kaliteli olduğunu, bilim ürettiğini söylemek güç. Zaten dünya sıralamasında ilk 100-150 tanesi var. Diğerlerinin eğitim kalitesi çok iyi değil. Özellikle aralarında Harvard Üniversitesi’nin de olduğu Kuzey Eyaletleri denilen eyaletlerde bulunan tarihi geçmişi diğerlerinden daha eskilere dayanan 20-30 vakıf üniversitelerinde ki eğitim gerçektende çok kaliteli. Ancak devlet üniversitelerinde ki eğitim çok kaliteli değil. Amerikan eğitim sisteminde en çok önemsenen eğitim süreci mastır ve doktora süreçleridir. Bu aşamada öğrencilere ve araştırmalara büyük destekler ve fonlar ayrılıyor. Amerika’da ki hemen hemen bütün üniversitelerde mastır ve doktora programlarına alınmada ki temel kriter, daha önceki eğitim kaliteniz, not ortalamanız, dil yeterliliği ve referanslarınızdır. Bunun dışında ‘bu yabacıymış, bu Amerikalıymış’ yaklaşımları yok. Mastır ve doktora programlarında ayrıca Türkiye’de olduğu gibi zorlaştırıcı durumlar yok. Çok esnek ve öğrenciye birçok kolaylık tanınabiliyor. Bir iktisat veya işletme mezunu biri genetik alanında mastır veya doktora yapabilir. Ama bizde böyle mi? Bir öğrenci Siyasal Bilimler Fakültesi’nden mezun olmasına karşın aynı fakültenin farklı bir bölümünde mastır ya da doktora yapamıyor. Yapsa bile çok zorlayarak bunu gerçekleştirebiliyor. Amerikan eğitim sisteminde öğrencilere bu denli kolaylıklar sunulmuşken bu programlarda bazen tıkanmalar da görülebiliniyor. Bunun tek nedeni öğrencilerin hocalarının dışında kendilerine tez konusu seçmeleri. Bazen öğrenciler daha önce yapılmamış ya da literatür konusunda çok sıkıntı yaşanan bir alanda ısrarla araştırma yapmak, tezlerini hazırlamak istediklerinde tıkanmaların yaşandığı görülebilmekte. Bunun için de eğer Amerika’da mastır ve doktora yapmak istiyorsanız, kendinizi hocaya teslim etmeniz ve onun belirlediği konularda tez araştırmanızı yapmanı gerekir” şeklinde konuştu. 

                                                                              

12.12.2012 |  İlahiyat Fakültesi